Yıllardır içimde hissettiğim kambo serüvenine tüm korkularımı bırakabildiğim yerde dahil olmak..
Şamanik yolculuklarımın en derindeki yaralarımı , korkularımı yüzeye çıkardığından beri hep bir kambo çağrısını alıyordum ancak şimdi değil şimdi değil diyerek yaklaşık iki yıl erteledim. Artık taki ertelediğim şeylerin aslında konfor alanımdan çıkmak istemeyişim ve o korkulara ne kadar bağımlı olduğumu farkettiğim bir andı ve artık YETER dedim.. Bırakmam gerekenleri artık bırakmalıyım bu çok uzun sürdü.. Zaten Tulum’a taşındığımdan beri bütün orada yaşayan şamanlarla ve şamanik ilaçlarla iç içeydim. Her an her yerde bi call kadar yakın hepsi ve çoğu da zaten arkadaşım. Neyse önce kambonun biraz hikayesinden bahsedelim .
Sahi kambo nedir?
Kurbağa ilacı olarak da bilinen Kambo, Amazon havzasına özgü parlak yeşil bir ağaç kurbağası olan Phyllomedusa bicolor’un (dev yaprak veya maymun kurbağası) zehirli salgısıdır. Kuzey Brezilya, doğu Peru, güneydoğu Kolombiya ve Venezuela, Bolivya ve Guyanaların bazı bölgelerinde Güney Amerika’nın Amazon yağmur ormanlarında bulunabilir. Brezilya dışındaki birçok bölgede hem kurbağa hem de salgısı sapo (veya “kurbağa”) olarak bilinir. Dev maymun kurbağalarının, geceleri onları toplamak için izlenebilecek kendine özgü bir “şarkı”sı vardır. Tutsak örnekler, salgıyı uyarmak için gerilmiş bacaklar tarafından bağlanır: kurbağanın sırtından ve bacaklarından tahta kıymıklara kazınmış mumsu bir madde. Kuruduktan sonra kambo, gücünü kaybetmeden bir yıldan fazla saklanabilir. Kullanım için tükürük veya su ile karıştırılarak doğrudan özel yapılmış cilt yanıklarına uygulanır. Kambo’nun popülaritesi arttıkça, bu hasat yöntemlerinin türleri nasıl etkileyeceği konusunda endişeler de arttı. Salgılar hasat edildiğinde kurbağalar öldürülmez ve dev maymun kurbağa popülasyonu şu anda sabit olarak listelenirken, bu uygulama hayvanlara nasıl davranıldığı konusunda inceleme altına alındı. Kambo, hem tıbbi hem de psiko-ruhsal olmak üzere bir dizi geleneksel ve potansiyel terapötik uygulamaya sahiptir. Genellikle bir “çile ilacı” olarak tanımlanan salgı, güçlü kusturucu veya müshil etkileriyle bilinir. İlk baştaki tatsızlığına rağmen, kambo, bedeni ve zihni canlandırmak için yaygın olarak kullanılır.
ETKİLERİ
Kambo Töreni “Kambo” kelimesi genellikle hem maddeyi hem de töreni ifade eder. İkisi temelde bağlantılıdır ve her biri diğeri için bağlam ve amaç sağlar. Kambo’yu anlamak için Kambo törenini anlamak gerekir. Kambo kurbağa zehridir ve sizi rahatsız eder. İnsanlar Kambo’yu eğlenmek için değil, kendilerini arındırmak, temizlemek ve iyileştirmek için alırlar. Kambo töreni rahatsızlığı hesaba katar ve zorlu bir deneyim için güvenli bir ortam sağlamak üzere yapılandırılmıştır. İnsanlar neyin beklediğini bilerek Kambo’ya katılırlar. Deneyim esnasında hiçbir dikkat dağıtıcı şey , Kambo ile olmamalı. Kambo’nun size ihtiyacınız olanı verdiği, ancak istediğinizi vermediği yaygın bir sözdür. Bu anlamda Kambo hem kurbağa zehiri hem de kurbağa ilacıdır..
Hal böyle olunca bir zehirle çalışmak biraz cesaret istiyor , hele de o ilaç sizi uygulayıcısı olarak seçmek için çağırıyorsa..
Bunun böyle olacağına dair güçlü çağrıları ayahuascha ile çalıştığım yıllarda biliyordum ancak hala bir ayahuascha töreni için alan tutmaya cesaret edemem mesela. Ancak biliyorumki şu an bir ayahuascha töreni organize etmek ve bu alanı tutmak için donanımlı olduğumu ve pancha mamanın beni desteklediğini… Zamanı geldiğinde olacaktır …
Kambo ile tanışmam Tulum’daki Amerikalı dişil yönünü sevdiğim İndie ile başladı. İndie nin kadın olması ve feminen enerjimi güçlendirmek istediğimle çok örtüşüyordu. Onunla yaklaşık tam hatırlamıyorum ama 5 seans yapmışımdır. Rahim üzerinde net bir şekilde çalışmaya başladık kambo ile, kambo hoşgeldin diyordu.
Ve ayahuascha gibi kamboyu da iyi yönetebildiğimi fark ettim.
Sonra sanıyorum 9. seansımı kendim yapmaya başladım.Bu çoğu kişi için böyle değildir. Çünkü kambo bir zehir ve öldürücü olabilir. Ve bu size ben yaptım siz de yapabilirsiniz fikrini vermesin. Çünkü şamanik ilaçlarla çalışmak biraz onlardan gelen davetle ve onların ruhunun bunu kabul etmesiyle ilgili..
Mesela 9. seansta kambo uyguladıgım yer, enfeksiyon kaptı. Ancak bu benim tamamen yolda öğrenirken fazla cesaretle egoyu biraz karıştırmamdan kaynaklı idi.. Kamboya haftalarca ara vermek zorunda kaldım.. Çünkü kambo bir zehir ve onu kendi başınıza uyguluyor olabilmeniz ,onun bunu kabul edebilceği anlamına gelmiyor. Ayrıca karaciğeri yoruyor. Kullanmaya başlamadan evvel sıkı bir diyet yapmak lazım. Karaciğeri yoran tüm gıdaları bir süre tüketmemelisiniz. Enfeksiyonu tedavi etmeye çalışırken vücudumda kambo olduğu için artık antibiyotiğe cevap vermedi , tabi bu sırada aslında kambonun başka öğretilerine tanık oldum..
Neyse sonraki seanslarda kambo onunla çalışmama izin verdi ve benimle bir uyglayıcı olarak iletişime geçmeye başladı. Ama hala burada kontrol etme çabamın ne kadar güçlü olduğunu farkedip (ego) biraz daha akışa bırakmam gerektiğini öğrendim..
Şimdi daha şefkatli bir yerden bir bağım var kamboyla. Sanırım 13 seans olmuştur veya daha fazla.. Yanlış anlaşılmasın bununla övünmüyorum sadece kambonun çağrısına kulak verdim… Kambonun ruhunun hala benimle olduğunu biliyorum ve artık ona istediğim anda ulaşabilir olmanın tatlı munzur bir keyfi de var. Bu yazıyı siz ne zaman okursunuz bilmiyorum ama belki okuduğunuzda ben amazonlarda onlarla yaşıyor ve belki kambo şifasını başkalarına aktarıyor olabilirim. Kambo bir zehir ancak iyi de bir öğretici. O yüzden önce onunla gerçekten iyi bir bağı olan insanları bulmak gerek. Ve benim tavsiyem kadın bir uygulayıcıdan kambo şifasını almak olurdu.
Kambonun çağrısını hisseden okuyucularımla bir gün bir yerde buluşuruz umarım…